بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

فَنَبَذْنَٰهُ بِٱلْعَرَآءِ وَهُوَ سَقِيمٌ ١٤٥

Hemen biz onu alana attık hasta idi.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَأَنۢبَتْنَا عَلَيْهِ شَجَرَةً مِّن يَقْطِينٍ ١٤٦

Ve üzerine kabak cinsinden bir ağaç bitirdik.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَأَرْسَلْنَٰهُ إِلَىٰ مِاْئَةِ أَلْفٍ أَوْ يَزِيدُونَ ١٤٧

Ve onu yüz bine Resul gönderdik ve hattâ artıyorlardı.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَـَٔامَنُواْ فَمَتَّعْنَٰهُمْ إِلَىٰ حِينٍ ١٤٨

O vakit ona iman ettiler de onları bir zamana kadar istifade ettirdik.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَٱسْتَفْتِهِمْ أَلِرَبِّكَ ٱلْبَنَاتُ وَلَهُمُ ٱلْبَنُونَ ١٤٩

Şimdi sor o seninkilere: Rabb’ine kızlar, onlara oğullar öyle mi?

– Elmalılı Hamdi Yazır

أَمْ خَلَقْنَا ٱلْمَلَٰٓئِكَةَ إِنَٰثًا وَهُمْ شَٰهِدُونَ ١٥٠

Yoksa biz melâikeyi dişi yaratmışız da onlar şâhid mi bulunuyorlarmış?

– Elmalılı Hamdi Yazır

أَلَآ إِنَّهُم مِّنْ إِفْكِهِمْ لَيَقُولُونَ ١٥١

Ha! onlar şüphesiz ki yalancıdırlar.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَلَدَ ٱللَّهُ وَإِنَّهُمْ لَكَٰذِبُونَ ١٥٢

"Allah doğurdu" derler ve elbette bunlar yalancıdırlar.

– Elmalılı Hamdi Yazır

أَصْطَفَى ٱلْبَنَاتِ عَلَى ٱلْبَنِينَ ١٥٣

Kızları oğullara tercih mi etmiş?

– Elmalılı Hamdi Yazır

مَا لَكُمْ كَيْفَ تَحْكُمُونَ ١٥٤

Nah sizlere! nasıl hükmediyorsunuz?

– Elmalılı Hamdi Yazır

أَفَلَا تَذَكَّرُونَ ١٥٥

Hiç demi düşünmezsiniz?

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu